AI Gücüyle Manipülasyon: 2024 Seçimleri ve Yapay Zeka Tehlikeleri

Britanya, bu yıl yerel ve genel seçimlere hazırlanırken, siber güvenlik uzmanları devlet destekli siber saldırılar ve karalama kampanyalarının oluşturacağı ciddi riskler konusunda alarm zilleri çalıyor. Endişeyi artıran şey, bu kötü niyetli faaliyetlerde yapay zekanın (AI) kullanılması ve bu yılın özellikle endişe verici olması bekleniyor. Bu siber tehditler ve karalama kampanyaları arka planda yaşayan diğer meseleler olan yaşam maliyetlerinin yükselmesi ve göçmenlik gerilimleri gibi etkenlerle birleşerek siyasi manzarayı daha da karmaşık hale getiriyor.

Seçimlere kadar geçen aylarda siber güvenlik risklerinde bir artış bekleniyor. Benzer örnekler daha önce de görülmüştür; 2016 ABD başkanlık seçimi ve İngiltere’nin Brexit oylaması, her ikisi de sosyal medya platformları aracılığıyla yayılan karalama kampanyalarıyla lekelenmiştir. Rusya’ya bağlı olduğu iddia edilen devlet destekli gruplar, bu tür aksamalardan sorumlu tutulmuşlardır. Devlet aktörler zamanla çeşitli ülkelerde rutin saldırılar yoluyla seçim sonuçlarını manipüle etme konusunda giderek ustalaşmışlardır.

Son haberlere göre, Britanya, Çin’e bağlı APT 31 adlı bir hacker grubunu parlamenterlerin e-posta hesaplarına erişmeye çalışmakla suçladı. Başarısız olmasına rağmen, bu olay devlet destekli hackleme faaliyetlerine yönelik artan endişeyi vurgulamaktadır. Bu olayın bir yanıtı olarak Londra, APT 31 ile bağlantılı olduğuna inanılan Çinli bireyler ve bir teknoloji firmasına yaptırımlar uyguladı. ABD, Avustralya ve Yeni Zelanda da kendi yaptırımlarını uygulamışlardır, ancak Çin bu suçlamaları reddetti.

2024 seçimlerindeki başlıca siber güvenlik tehditlerinden biri AI gücüyle karalama amaçlı saldırılardır. Uzmanlar, yapay zeka araçlarının giderek daha fazla erişilebilir hale gelmesi nedeniyle bu yıl karalama kampanyalarının artacağını öngörmektedir. “Deep fake” olarak bilinen sentetik görüntüler, videolar ve sesler, muhtemelen bireylerin AI destekli içerik üretimine daha fazla erişim kazanmasıyla yaygın hale gelecektir. Ülke devletleri ve siber suçlular da dahil olmak üzere tehdit aktörlerinin, phishing, sosyal mühendislik, fidye yazılımlar ve tedarik zinciri tehlikeleri gibi kimlik tabanlı saldırıları başlatmak için AI kullanacakları ve politikacılar, seçim kampanyası çalışanları ve seçimle ilgili kurumları hedef alacakları öngörülmektedir. AI ve bot destekli içeriklerin yaygınlaşması da önceki seçim döngülerine kıyasla yanlış bilginin yayılmasına katkıda bulunacaktır.

Siber güvenlik topluluğu, bu tür AI üretilen yanlış bilgilerle başa çıkmak için artan farkındalık ve uluslararası iş birliği gerekliliğine vurgu yapmaktadır. Karşı saldırı operasyonları konusunda uzman olan Adam Meyers, 2024 seçimleri için AI gücüyle karalama kampanyalarını en büyük risk olarak belirlemiştir. AI ve deep fake’lerin kullanılarak Çin, Rusya ve İran gibi düşmanca devletlerin, onay yanlışlıklarından faydalanarak etkileyici anlatılar oluşturabileceğini ve demokratik sürece ciddi bir tehdit oluşturabileceğini belirtmektedir.

AI, siber suçlular için engelleri azaltma şeklinde başka bir zorluk ortaya çıkarıyor. İnanılır mesajlar oluşturmak için AI araçlarını kullanan dolandırıcılar zaten ortaya çıktılar. Aynı zamanda, sosyal medya verileriyle eğitilmiş AI modellerini kullanarak daha kişiselleştirilmiş saldırılar başlatıyorlar. Keir Starmer, İşçi Partisi liderini hedef alan Ekim 2023’te olduğu gibi sahte AI üretilmiş ses kliplerinin dolaşıma girmesi, deepfake’ler etrafında artan endişeyi vurgulamaktadır ve seçimlere etkilerini göstermektedir.

Deep fake teknolojisi daha da sofistike hale geldikçe, teknoloji firmaları kötüye kullanımına karşı sürekli bir mücadele içindedirler. Artık deepfake’leri tespit etmek için AI kullanılmaktadır, ancak gerçeklik ile manipülasyon arasındaki çizgiler giderek belirsizleşmektedir. AI kusurlarından kaynaklanan uyumsuzluklar gibi belirtiler, manipüle içerikleri tanımada yardımcı olabilir. Örneğin, bir AI üretilmiş videoda bir kaşık aniden kaybolursa, bunun müdahale edildiği anlamına gelebilir.

Britanya seçimlere doğru ilerlerken, sektör uzmanları devlet destekli siber saldırılar ve karalama kampanyalarının risklerini engellemek için bilginin doğruluğunu doğrulamanın önemini vurgulamaktadırlar. Bu kötü niyetli faaliyetlerin etkisini azaltmak için uluslararası iş birliğini ve farkındalık çalışmalarını desteklemenin yanı sıra, demokratik sürecin bütünlüğünü korumak için bireylerin, kuruluşların ve hükümetlerin dikkatli olması da son derece önemlidir.

S.S.

The source of the article is from the blog rugbynews.at

Privacy policy
Contact